Zilhicce Ayının İlk On
Gününün Fazileti

Zilhicce Ayının ilk on gününün fazileti çok büyüktür! Allah-u Teâlâ’nın katında yılın en faziletli günleridir! Bu günlerde yapılan salih ameller, Allah-u Teâlâ’ya en sevimli gelen amellerdir. Bu günlerde bol bol salih amellerde bulunmak müstehaptır.

(1) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

مَا مِنْ أَيَّامٍ الْعَمَلُ الصَّالِحُ فِيهَا أَحَبُّ إِلَى اللهِ مِنْ هَذِهِ الْأَيَّامِ، يَعْنِي أَيَّامَ الْعَشْرِ. قَالُوا: يَا رَسُولَ اللهِ! وَلاَ الْـجِهَادُ فِي سَبِيلِ اللهِ؟ قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: وَلاَ الْجِهَادُ فِي سَبِيلِ اللهِ، إِلاَّ رَجُلٌ خَرَجَ بِنَفْسِهِ، وَمَالِهِ، فَلَمْ يَرْجِعْ مِنْ ذَالِكَ بِشَيْءٍ

“Kendisinde salih amel işlenen günlerin Allah’a en sevimlisi bu günler yani (Zilhicce’nin ilk) on günüdür.”

Sahabeler:

−Ya Rasulallah! Allah’ın Yolunda yapılan CİHAD da mı (o günler kadar sevimli) değildir? diye sordular. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’de şöyle buyurdu:

−“Evet, Allah’ın Yolunda yapılan CİHAD da! Ancak canı ve malı ile CİHADA çıkıp da onlardan hiçbir şeyi geri döndürmeyen (yani şehid olan) hariçtir!”

Ebu Davud 2438, Buhari 928, Tirmizi 754, İbni Mace 1727, Beyhaki, Taberani, Bezzar, Ebu Ya’la, İbni Hibban, Ahmed bin Hanbel Müsned 6/112, Tergib ve Terhib 3/20

(2) Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Dünya günlerinin en faziletlisi Zilhicce’nin ilk on günüdür…”

İbni Hibban, Tergib ve Terhib 3/22

(3) Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in eşlerinden bazısından rivayet edildiğine göre:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Zilhicce’nin dokuz günü, Aşure günü, her aydan üç gün ve ayın ilk Pazartesi ve Perşembesi oruç tutardı.”

Ebu Davud 2437, Nesei 2366, 2410, 2411, Ahmed bin Hanbel Müsned 5/271 No: 22690, 27001, 27920

Bu On Gün İçinde
Yapılacak Şeyler

Bu günlerde tehlili, tekbiri ve tahmidi çokca yapmalıyız!

(4) Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

مَا مِنْ أَيَّامٍ أَعْظَمُ عِنْدَ اللهِ، وَلاَ أَحَبُّ إِلَيْهِ مِنْ الْعَمَلِ فِيهِنَّ مِنْ هَذِهِ الْأَيَّامِ الْعَشْرِ؛ فَأَكْثِرُوا فِيهِنَّ مِنْ التَّهْلِيلِ وَالتَّكْبِيرِ وَالتَّحْمِيدِ

“Allah’ın katında içerisinde salih amel işlenen bu on günden (yani Zilhicce ayının ilk on gününden) sevabı daha büyük ve Allah’ın daha çok hoşuna giden başka günler yoktur. O halde, bu günlerde tehlili, tekbiri ve tahmidi çokça yapınız!”

Tehlil:

لآ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ، وَحْدَهُ لاَشَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ، وَلَهُ الْحَمْدُ، وَهُوَعَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ

Duanın Manası: “Allah’tan başka hakkı ile ibadet olunan hiçbir ilah yoktur. O, birdir ve hiçbir ortağı yoktur. Mülk O’nundur, hamd da O’nadır. O, her şeye gücü yetendir.”

Tekbir:

اللهُ أَكْبَرُ

Duanın Manası: Allah en büyüktür.”

Tahmid:

الْحَمْدُ لِلَّهِ

Duanın Manası: Hamd, Allah’a mahsustur.”

Ahmed bin Hanbel Müsned 6/115, Taberani Mucemu’l-Kebir, Albânî İrvâu’l-Ğalîl Fî Tahrîci Ehâdîsi Menari’s-Sebîl 3/398, 399

Bu günlerde ve özellikle de Arefe Gününde oruç tutulmalıdır. Ama bu oruç, hac görevini yerine getiren için geçerli değildir! Çünkü Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hacda iken Arefe Günü oruç tutmamıştır! Bilindiği gibi Arefe Günü orucunun fazileti oldukça büyüktür.

(5) Ebu Katâde (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e Arefe Günü oruç tutmak hakkında sorulunca, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

−“Arefe Günü oruç tutmak, geçmiş senenin ve gelecek senenin günahlarına kefarettir.”

Müslim 1162/197, İbni Mace 1731

(6) Ebu Katâde (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

“Allah’ın, Arefe Günü tutulan orucun, ondan önceki seneye ve ondan sonraki seneye kefaret etmesini umarım.”

İbni Mace 1730, Müslim 1162/197, Ebu Davud 2425, 2426, Beyhaki 4/286, 293, 300, Ahmed bin Hanbel Müsned 5/297, Albânî İrvâu’l-Ğalîl Fî Tahrîci Ehâdîsi Menari’s-Sebîl 952

Said bin Cübeyr (Radiyallahu Anh) Zilhicce Ayı’nın ilk on günü girdiğinde çok ibadet etmeye çalışır, hatta neredeyse ona güç yetiremez olurdu.

Beyhaki, Terğib ve Terhib 3/20

Kurban kesecek kişi, kurbanını kesinceye kadar bu günlerde vücudundaki kıllarından ve tırnaklarından hiçbir şeyi kesemez! Çünkü Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bunu yasaklamıştır! Yani kurban kesecek kişi, kurban bayramına 10 gün kala vücut temizliğini yapar ve kurbanını kesene kadar vücudundan hiçbir şeyi kesmez!

(7) Said bin Müseyyeb (Rahmetullahi Aleyh) şöyle dedi:

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in eşi Ümmü Seleme (Radiyallahu Anha)’yı işittim şöyle diyordu:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i işittim şöyle buyuruyordu:

“Kimin keseceği bir kurbanlık hayvanı varken, Zilhicce Ayının hilali görülürse artık o kimse kurbanını kesene kadar vücudundaki kıllardan, saçından ve tırnaklarından hiçbir şeyi almasın!”

Müslim 1977/42, Nesei 4373, 4376, İbni Mace 3149, 3150, Beyhaki 9/266, Ahmed bin Hanbel Müsned 26536

Arefe Günü sabah namazından bayramın dördüncü gününün ikindi namazına kadar teşrik tekbiri getirmek.

(8) Abdullah ibni Ömer ve Ebu Hureyre (Radiyallahu Anhum) bu on gün içinde çarşıya giderler, yüksek sesle tekbir getirirlerdi. Onları işiten insanlar da onlara uyarak yüksek sesle tekbir getirirlerdi.

Buhari 926, Begavi, Beyhaki

(9) Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) Arefe Günü sabah namazından sonra teşrik günlerinin son günü ikindi namazına kadar tekbir getirirdi. Son günün ikindi namazının akabinde de yine tekbir getirirdi.”

İbni Ebi Şeybe 2/72/1, Beyhaki 3/314, Albânî İrvâu’l-Ğalîl Fî Tahrîci Ehâdîsi Menari’s-Sebîl 3/125

(10) Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) o günlerde yani Mina günleri olan teşrik günlerinde namazların arkasında, yatağının üzerinde, çadırında, oturduğu yerde ve yürüdüğü yerde yani aklına geldikçe o günlerin hepsinde tekbir getirirdi.

Buhari 928, 929, İbni Münzir

Kadınlarda teşrik gecelerinde mescidde, erkeklerle beraber tekbir getirirler.

Buhari 928, 929, İbni Ebi’d-Dünya Kitabu’l-Îyd, Fethu’l-Bârî 3/36, Abdurrezzak Musannef

Hanımlar da teşrik gecelerinde mescidde, (Medine Valisi) Eban bin Osman ve Ömer bin Abdulaziz (Rahmetullahi Aleyhim)’in arkasından erkeklerle beraber tekbir getirirlerdi.

Buhari İdeyn 12, İbni Ebi’d-Dünya Kitabu’l-İyd

Teşrik Tekbirleri

Teşrik tekbirleri şöyledir:

اللهُ أَكْبَرُ، اللهُ أَكْبَرُ، لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ، وَاللهُ أَكْبَرُ، اللهُ أَكْبَرُ، وَلِلَّهِ الْحَمْدُ

“Allah-u Ekber, Allah-u Ekber, La İlahe İllallahu Vallahu Ekber, Allah-u Ekber ve Lillahilhamd.”

اللهُ أَكْبَرُ، اللهُ أَكْبَرُ، اللهُ أَكْبَرُ، لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ، وَاللهُ أَكْبَرُ، اللهُ أَكْبَرُ، وَلِلَّهِ الْحَمْدُ

“Allah-u Ekber, Allah-u Ekber, Allah-u Ekber, La İlahe İllallahu Vallahu Ekber, Allah-u Ekber ve Lillahilhamd.”

اللهُ أَكْبَرُ، اللهُ أَكْبَرُ، اللهُ أَكْبَرُ كَبِيرًا

“Allah-u Ekber, Allah-u Ekber, Allah-u Ekber Kebira.”

İbni Ebi Şeybe 2/73, 74, Beyhakî 3/315, Albânî İrvâu’l-Ğalîl Fî Tahrîci Ehâdîsi Menari’s-Sebîl 3/125

Tekbirlerin, herkes tarafından tek bir ağızdan okunmasının dini bir temeli yoktur! Yani teşrik tekbirlerini toplu bir halde yapmak, bid’attır ve sapıklıktır!

Kişiler bu tekbirleri yalnız başlarına getirmelidirler. Zikir, ister açıktan olsun, ister gizli, bu zikirlerin hiçbirisinin toplu olarak yapılması hususunda dini bir dayanak bulunmamaktadır!

Bayram namazında hatiplerin işledikleri hatalar:

İbni Kayyım (Rahmetullahi Aleyh) bu hususta şöyle söylemektedir:

Hatiplerin bayram namazı için iki hutbe okumaları da yanlıştır! Yani bir hutbe namazdan önce ve bir hutbe de namazdan sonra! İmam Nevevi (Rahmetullahi Aleyh) hutbenin tekrarı hususunda Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den herhangi bir şeyin sabit olmadığını ifade etmiştir!